Hüsrev ile Şirin Özeti / Şeyhi
Hüsrev ile Şirin Özeti / Şeyhi
Hüsrev ü şirin Şeyhi tarafından yazılmıştır. Eser II. Mahmud’a sunulmak üzere yazılmış bir eserdir.İçerisinde aşk ve dram konularını barındırır.Farklı dönmelerde Türk edebiyatında bu aşk ve dram temasını işleyen eserler olsa da bu eser Şeyhi’nin yazdığı en önemli eserdir.
Şeyhi bu eserini II. Mahmud’un tahta çıkışından sonra yazmaya başlamış; ancak eseri tamamlayamadan ölmüştür. Eserin son bölümlerine şair Rumî (aynı vezinde bir tercüme yaparak) ve Şeyhi’nin yeğeni Cemâlî de (109 beyitlik bir zeyl eklemiştir.) katkıda bulunmuş ve eser tamamlanmıştır.
Hüsrev ü Şirin Yazarı: Şeyhi’dir.
Hüsrev ü Şirin Türü:mesnevidir.
Hüsrev ü Şirin Konusu
Hüsrev ü Şirin’in konusu aşktır. Kendisine müjdelenen bir at, musiki ehli bir yardımcı, saltanat ve güzeller güzeli bir aşkı arayan Hüsrev’in Şirin ile yaşadığı dramatik aşkı içermektedir.
Şeyhi tarafından yazılan Hüsrev ü Şirin mesnevisinin içeriğine baktığımızda çocuğu olmayan İran hükümdarı Allah’a yalvarır, adaklar adar bunun neticesinde oğlu Hüsrev dünyaya gelir. Özenle büyütülen Hüsrev bir gece rüyasında kendisine dört müjde verildiğini görür: çok güzel bir kadın, Şediz adlı bir at, bir musiki erbabı ve saltanat. Hüsrev Ermen melikesi Banu Hatun’un dünyalar güzeli bir yeğeni olduğunu ve Şebdiz adında bir atı olduğunu duyar. Duydukları ile Şirin’e âşık olan Hüsrev Ermen diyarına bir ressam gönderir, ressam Hüsrev’in resimlerini yaparak Şirin’e Hüsrev’i anlatır. Resimlerine aşık olur Şirin Hüsrev’in. Hüsrev’i bulmak için Meladin diyarına gitmek için erkek kılığına girerek yola çıkar. Bu sırada Hüsrev’de kılık değiştirerek Şirin’i bulmak için Ermen diyarına yola çıkmıştır. Yolda karşılaşırlar; ama kılık değiştirdikleri için birbirlerini tanımazlar. Daha sonra Şirin’in Meladin’de olduğunu öğrenen Hüsrev Şirin’i Ermen’e getirtir. Orada mutlu bir şekilde yaşamaktadırlar; ancak babası bir askeri girişim neticesinde tahttan indirilmiş olan Hüsrev Şirin ile evlenmek ister. Şirin bunu reddeder ve tahtını geri alması gerektiğini söyler. Gönlü kırılan Hüsrev tahtını kurtarmak için Bizans’tan yardım ister Bizans yöneticilerinden biri kızını Hüsrev ile evlendirir ve ona elli bin kişilik bir ordu verir tahtını kurtarması için. Bu ordu ile tahtını kurtarmayı başaran Hüsrev evli olmasına rağmen mutlu değildir. Hüsrev’e kötü davrandığını düşünen Şirin melike olmuştur; ama tahttan gönül kırıklığı sebebiyle ayrılmıştır. Hüsrev’in kendisine olan aşkını iletmesini de Hüsrev evli olduğu için kabul etmez. Yaşadığı yerde süt bulmakta zorlanan (su olmadığından ot da yok) Şirin, bu işe çare bulması için birinin görevlendirilmesini ister, Ferhat görevlendirilir bu iş için Ferhat olmadık şeyleri başararak otlakları yeşertir ve sütü de bollaştırır. Bu esnada gördüğü Şirin’e âşık olan Ferhat yaptığı yerlere Şirin’in figürlerini çizmektedir ve onu yaptıklarını görmek için gelen Şirin atıyla birlikte bir uçurumdan düşecekken Ferhat tarafından kurtarılır. Şirin ve Ferhat arasında bir aşkın başlamasından ve Şirin’in Ferhat ile evlenmesinden korkan Hüsrev, Ferhat’a olmayacak bir görev veririr bir dağı delip oradan ordusunun geçeceği kadar bir yol yapması durumunda Şirin ile evlenebileceğini ona söyler. Bu aşk ile işe başlayan Ferhat her vuruşunda dağı adeta parçalara bölmeye başlar, işi bitirecekken Şirin’in Ferhat ile olmasını kabullenemeyen Hüsrev Ferhat’a Şirin’in öldüğü yalanını söyler, bunu duyan Ferhat rahatsızlanır ve ölür.
Bu sırada Hüsrev’in karısı Meryem’de ölmüştür. Şirin ile tekrar ilişki kurmak istese de Hüsrev, Şirin Ferhat’ın ölümüne öne sürerek bu teklifi yine kabul etmez. Hüsrev kızgınlıkla başka biriyle daha evlenir; ancak Hüsrev de Şirin’de mutsuzdur. Belli bir zaman sonra Şirin’in inadı kırılır ve Hüsrev ile büyük bir düğünle evlenirler. Hüsrev ve Şirin artık inzivaya çekilirler, böylece Hüsrev’in görmüş olduğu rüya gerçekleşir. Bütün bunlardan sonra Hüsrev’in Meryem’den olma oğlu Şirin’e göz koyar ve bir gece babasını öldürtür. Şirin ile evlenmek isteyen Hüsrev’in oğlunun bu teklifini kabul eder görünür Şirin; ancak Hüsrev’in türbeye gömüldüğü an intihar eder. Hüsrev’in mezarının üzerine kendisini bırakır.