Franz Rosenzweig Kimdir?

Teolog

Doğum tarihi: 25 Aralık 1886, Kassel, Almanya

Ölüm tarihi ve yeri: 10 Aralık 1929, Frankfurt, Almanya

Franz Rosenzweig Kimdir?

Almanya doğumlu filozof ve yazar Franz Rosenzweig (1886-1929), Yahudi-Hıristiyan ilişkilerine ilişkin formülasyonları ve tanımları açısından önemliydi.

Franz Rosenzweig, 25 Aralık 1886’da Kassel’de doğdu. Rosenzweig önce tıpla uğraştı; ama bunu beğenmeyince ve hayatında belli bir ikilem de keşfettiğinde, tarih ve felsefe çalışmalarına yöneldi. Bunu hukuk çalışmaları ile takip etti. Erken yetiştirilme tarzı ve eğitimi, onu giderek daha fazla Hıristiyanlığa dönmeye yöneltti. Ancak 1913’te bir Ortodoks Kefaret Günü ayinine katıldı ve birdenbire Hıristiyanlığa olan yönelimini durdurmaya ve Yahudi atalarının dinini ciddiye almaya karar verdi. Dini araştırmalarda hayattaki başarısının çekirdeğini oluşturan bu üç tema, Hıristiyanlık, Yahudilik ve Kefaret (kurtuluş) idi.

Rosenzweig, I. Dünya Savaşı sırasında Alman ordusunda hizmet verirken, Eugen Rosenstock ile Yahudi ve Hıristiyan teolojisinin ilişkisi hakkında canlı bir yazışma başlattı. Bu yazışma ancak Rosenzweig’in ölümünden sonra yayınlandı (1935). Ayrıca bu sırada seçkin eserlerinden biri olan Der Stern der Erlösung’a başladı.(1921). Bunda, dinin doğası ve Yahudilik ile Hıristiyanlığın karşılıklı ilişkisi hakkındaki tüm düşüncelerini ifade etti. Rosenzweig için din üçlü bir ilişkiydi; Tanrı, insan ve dünyayı, hiçbiri diğeriyle karıştırılamayacak üç ayrı varlık olarak ayırmıştır. Bu nokta Rosenzweig için önemliydi çünkü bu noktada o, zamanının Alman idealizminden koptu ve daha sonra 20. yüzyılın varoluşçu filozofları tarafından benimsenen konumun habercisi oldu. Daha sonra üçlü ilişkiyi tanımlamaya devam etti: Tanrı ile dünya arasındaki, yaratıcı ve yaratılanlardan biridir; Allah ile insan arasında, o vahyin alıcısına (insanına) vahiyden biridir; ve insan ile dünya arasında bir kurtuluştur. İnsanın dünya için kurtarıcı bir işlevi vardır: onu kurtarmaya yardım eder.

Rosenzweig daha sonra Yahudi Hıristiyan ilişkilerini tanımlamaya başladı. Biri Tanrı ile Yahudiler arasında, diğeri Tanrı ile diğer insanlar arasında (Hıristiyan Antlaşması) olmak üzere iki Antlaşmadan söz etti. İki Antlaşmayı, Tanrı’nın dünya ve insan için genel kurtuluş planında tamamlayıcı unsurlar olarak değerlendirdi. Yine de Rosenzweig, iki Mutabakatın birbirini dışladığını düşünüyordu. Bu, Yahudi bir düşünür için cesur bir adımdı; Yahudilerin münhasıran ve benzersiz bir şekilde Seçilmiş Halk olma iddiasına bazı sınırlamalar getirilmesi gerektiğinin kabulünü içeriyordu. Sonuç olarak, çok fazla protesto ve tartışma içeriyordu.

Rosenzweig idealist bir filozof olarak yola çıktı; ancak, dini inançları ve çalışmaları araya girdiği için bu felsefi idealizmden koptu. 1920’de Frankfurt am Main’de bir yetişkin çalışma merkezi olan Freies Jüdisches Lehrhaus’u da kurdu. Akademik mükemmelliği ve dini bağlılığı, Almanya’da bu tür pek çok kurumun üzerine kurulduğu bir örnek sağladı. Ne yazık ki, 1921’de ilerleyici bir felç geçirdi. 2 yıl içinde konuşma, yazma veya hareket etme yeteneğini kaybetti. Ancak karısının yardımıyla Kleinere Schriften adıyla yayınlanan birkaç önemli küçük eser ortaya çıkardı.1937’de Yahuda Halevi’nin 92 şiirinin açıklamalı bir versiyonuyla birlikte. Martin Buber ile birlikte İncil’in Almanca çevirisini üstlendi (1925), ancak tamamlandığını ve yayınlandığını görmedi (1938). 9 Aralık 1929’da Frankfurt’ta öldü.