Çalınmış Çocuklar Kitap Özeti | Kemalettin Tuğcu

Çalınmış Çocuklar Kitap Özeti | Kemalettin Tuğcu

Çalınmış Çocuklar Kitap Özeti | Kemalettin Tuğcu 

Yazar : Kemalettin Tuğcu 

Türü:Hikaye türünde yazılmış bir eserdir.

Konusu 

Romanda annesi ve babası olmayan, önceleri bir çiftlikte yanaşma olarak kalan iki çocuğun bütün güçlüklere rağmen yılmamaları ve sonunda mutluluğa kavuşmaları anlatılıyor. İki çocuk birçok zor duruma rağmen güçlüklerden yılmıyorlar.

Eserin Kahramanları 

Ayşegül, Rıdvan ,selim , Ekrem , Selma , Güzin 

Kaan , Nebile , Cevat ,Şaban , Hasan dayı 

Çalınmış Çocuklar Kitap Özeti 

Bir gün Ayşegül, Bay Rıdvan’ın terliklerini verirken koynunda sakladığı ekmeği yere düşürür. Bay Rıdvan çok kızar ve durumu araştırır. Aşçıyı da zorla konuşturarak gündüzleri Selim’e ekmek verilmediğini ve diğer olayları öğrenir. Bunun üzerine Bay Rıdvan artık Selim ve Ayşegül’ün gereksiz hiçbir iş yapmayacağını söyler. Buna çok sinirlenen aşçı Selim’e mutfakta bir tuzak hazırlar. Kedi diye bağıracak, Selim mutfağa koşacak, aşçı da kediye vuracak yere Selim’e vurup, Selim’den intikam alacaktır. Aşçı planını uygulamaya başladığında, Selim yerine oradan geçen Bay Rıdvan Mutfağa girer ve süpürgeyi kafasına yer. Kurulan tuzağı fark eden Bay Rıdvan, aşçıyı döverek işten kovar. 

O günden sonra Ayşegül ile Selim’e kimse el kaldırmaya cesaret edemez. Şimdi sıra Bay Rıdvan’ın çocuklarına gelmiştir. Onlar babalarının bu iki öksüzü kayırmasını çekemezler. Ekrem bir gün kardeşlerini alıp çiftliğe gezmeye çıkar. Korktuğu için kardeşlerine bahaneler bulur ve geri dönerler. Diğer gün yol göstermesi ve yiyecekleri taşıması için Ayşegül’ü de yanlarına alarak çiftliği gezmeye çıkarlar. Ekrem’in önerdiği bir yoldan giderler ki, karşılarına koşarak kendilerine doğru gelen bir inek çıkar. Hepsi çığlık atar, Ayşegül ineği geri çevirmeyi başarır. Ekrem, Selma ve Güzin korkudan hasta olurlar.

Ekrem eve gelir gelmez “kudurmuş inek vardı” diye bağırır. Akşam eve gelen Bay Rıdvan çocuklarını hasta görünce olayı öğrenmeye çalışır. Çocuklarının anlattıklarına göre suçlu Ayşegül’dür. Başka bir gün Selim’in eşeğe binmesini kıskanan Ekrem inat ederek eşeğe biner ve düşer. Bay Rıdvan’a yine Selim’in suçlu olduğu anlatılır.

Daha fazla dayanamayan Selim kardeşi Ayşegül’ü de yanına alarak çiftliği terk eder. Hasan dayı onlara yolda yemeleri için biraz yiyecek verir. İki kardeş kasabaya gidip iş bulmaya karar verirler. Yolda dinlene, dinlene giderler. Yoldan geçen bir otomobilden inen adam çocuklara Sarıçalı köyünü sorar ve on iki yıl önce çalınan çocuklarını aradıklarını (bilgi yelpazesi. com) söyler. Otomobilli adam Sarıçalı’da Değirmenci Ali’yi aramaya giderken Selim ve Ayşegül’e para verir. Selim ve Ayşegül kasabaya giderken otomobilli adamın verdiği parayla köylerden yumurta satın alırlar. kasabaya vardıklarında pazarda yumurtaları kar ederek satarlar.

Bir geceyi parkta geçirdikten sonra hana giderler. Bir süre handa yaptıkları işlere karşılık küçük bir odada kalırlar. Selim gündüzleri yine bir şeyler alıp satmaktadır. Bir hafta geçip paralı müşteriler gelmesiyle handaki odalarını kaybeden öksüzler, yağmur yağdığı için bir eve sığınırlar. Evin hanımı başta razı olmaz sonra bir gecelik ahırda yatmalarına izin verir. Sabah bahçeyi tertemiz gören ev hanımı öksüzlerin ahırda kalmalarına izin verir. günler geçip giderken Selim ve Ayşegül Mercan adında bir sıpa satın alırlar. Evin hanımı sıpanın sevimliliğine dayanamayıp, Mercanın da ahırda kalmasına izin verir.

Aradan haftalar geçer, bir gün Selim pazarda yumurta satarken otomobilli adam gelir. Selim’e oğlu Kaan’ı bulamadıklarını ve kendisini evlat edinmek istediklerini söyler. Otomobilli adam Ayşegül ve Mercanı da almayı kabul edince, o akşam evlerine yemeğe giderler. Otomobilli adam yani Cevat ve eşi Nebile ile tanışırlar.

Cevat Bey ve Nebile’nin oğlunu çalan kişinin adı Şaban’dır. Cevat Bey daha önce yaşadıkları çiftlikte çalışan iri yarı, mavi gözlü, çatık kaşlı bir adam olan Şaban’ın boynunda bıçak izi olduğunu söyler. Cevat Bey en son kendilerine gelen bir mektubun okunan kısımlarından çocuklarının nerede olduğunu Sarıçalı’da Değirmenci Ali’nin bileceğini anladıklarını söyler.

Selim ve Hasan dayı, Cevat Bey’in evine gelirler. Hasan dayı öncelikle Ayşegül’ün bebeklik eşyalarını ve bir apartman isminin yazılı olduğu kağıdı Cevat Bey ve Nebile’ye verir. Anlaşılan bu eşyalar Demirellerin yıllar önce çalınan kızlarına aittir. Hemen telgraf çekilir. Demireller geldiğinde Ayşegül annesi Güler’i ve babasını bulmuş olur. Ayşegül Selim’in kardeşi olmadığını da öğrenir. Hasan dayı bir şeyler anlattıktan sonra Selim de kendisinin Cevat Bey ve Nebile’nin oğlu olduğunu söyler.

Herkes toplanıp Çamlıca’da bir köşke yerleşirler. İki aile birlikte yaşarlar. Hasan dayı ve Mercan da köşkte mutludurlar. Selim ve Ayşegül hiç ayrılmasın diye küçük yaşta nişanlanırlar. Artık etraftakiler onlara küçük nişanlılar derler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Web Tasarım